Uzun zamandır internetten ya da gazeteden haber okumuyorum. Çeşitli sebeplerim var kendime göre. Hiçbir gazetenin tarafsızlığına inanmıyorum mesela. Bir gazete, benim inandığım şeyler çerçevesinde yayın yapıyor olsa bile tarafsız olmadıkça takip etmek istemiyorum. Sonuçta benim öyle veya böyle tarafsız bir şekilde haber alma özgürlüğüm olmalı ki bağnazlık yapıp tüm algılarımı kapatmadan bişeylerden haberdar olabileyim. Yorum yapmak bana kalsın. Bilmediğim şeyler benden gizlenmesin ve ben sadece gaza gelmişliğimle taraf tutmıyım.
Ama tabi tüm bunlar benim fazla iyi niyetli hayallerim olabiliyor ancak. Nerde bizde öyle medya, öyle basın mensubu, öyle denetim kurulu, öyle köşe yazarı... Vardır illa ki bi yerlerde ama gözümüze gözümüze çarpıyor olmaları gerekirdi, 3 saniye içinde hepsinin adını hatırlamamız gerekirdi. Öyle değil..
Başka bir sebep ise, memleketimde hiç güzel olay olmuyor gibi (hakikaten olmadığına inanmak istemiyorum) nereye baksam kan, vahşet, sapıklık, cahillik, seviyesizlik görüyorum. Artık dayanamaz hale gelince de bıraktım bakmayı. İçim almıyor Filistin'de kameraya bakıp kelime-i şahadet getirip ölen insanlar görmeyi, magazin güllerinin saçma haberlerine uzun uzun yer verilmesini, değerli devlet büyüklerimizin dakika bazlı saçmalayıp gaf yarışı yapmalarını.. Ve daha nicelerini...
Durum böyleyken ben haberleri genel olarak bloglardan ya da ailem/arkadaşlarımdan duyuyorum. Zaman zaman bihaber kaldığım bile olabiliyor bazı şeylerden. Ama gel gör ki bu sabah hava soğuktu, çayımı aldım, geç kaldığımdan markete uğrayıp poğaça alamamıştım, arkadaşlardan poğaça buldum, eh bu durumda gazete keyfi yapmamak olmazdı. Ama sonuç ne oldu? Değişen birşey yok. Yine tövbeliyim... İşte örnekler ;
* Yine el kadar kız çocuğuna tecavüz ediliyo, defalarca, sonra sokağa atılıyo. Babası hapiste, annesi akrabalarına bırakıp terketmiş. Çocuğun hayatında bundan sonrası nasıl şekillenecek belli değil. Dayanılacak gibi değil.
* Filistin'de yüzlerce kişi bir anda katlediliyor. Buna değecek şeyin ne olduğunu hiçbir zaman anlamadım ve anlayamayacağım. İzleyince mantığım bile acı çekiyor.
* Sağlık konusunda kendi ülkesine hiçbir fayda sağlayamayan, özel sigorta şirketlerinin havadan kazandığı paralara rağmen muayenede bile problem çıkartarak hastaları mağdur ettiği, özel olmayan sigortasında zaten hiçbirşeye çözüm olmayıp insanlara kan ağlattığı ülkemde, özel hastaneler yabancı uyruklu müşterilerine turistik hizmetler vermeye başlıyor ve krize çalım atıyor (!).
Ama tabi tüm bunlar benim fazla iyi niyetli hayallerim olabiliyor ancak. Nerde bizde öyle medya, öyle basın mensubu, öyle denetim kurulu, öyle köşe yazarı... Vardır illa ki bi yerlerde ama gözümüze gözümüze çarpıyor olmaları gerekirdi, 3 saniye içinde hepsinin adını hatırlamamız gerekirdi. Öyle değil..
Başka bir sebep ise, memleketimde hiç güzel olay olmuyor gibi (hakikaten olmadığına inanmak istemiyorum) nereye baksam kan, vahşet, sapıklık, cahillik, seviyesizlik görüyorum. Artık dayanamaz hale gelince de bıraktım bakmayı. İçim almıyor Filistin'de kameraya bakıp kelime-i şahadet getirip ölen insanlar görmeyi, magazin güllerinin saçma haberlerine uzun uzun yer verilmesini, değerli devlet büyüklerimizin dakika bazlı saçmalayıp gaf yarışı yapmalarını.. Ve daha nicelerini...
Durum böyleyken ben haberleri genel olarak bloglardan ya da ailem/arkadaşlarımdan duyuyorum. Zaman zaman bihaber kaldığım bile olabiliyor bazı şeylerden. Ama gel gör ki bu sabah hava soğuktu, çayımı aldım, geç kaldığımdan markete uğrayıp poğaça alamamıştım, arkadaşlardan poğaça buldum, eh bu durumda gazete keyfi yapmamak olmazdı. Ama sonuç ne oldu? Değişen birşey yok. Yine tövbeliyim... İşte örnekler ;
* Yine el kadar kız çocuğuna tecavüz ediliyo, defalarca, sonra sokağa atılıyo. Babası hapiste, annesi akrabalarına bırakıp terketmiş. Çocuğun hayatında bundan sonrası nasıl şekillenecek belli değil. Dayanılacak gibi değil.
* Filistin'de yüzlerce kişi bir anda katlediliyor. Buna değecek şeyin ne olduğunu hiçbir zaman anlamadım ve anlayamayacağım. İzleyince mantığım bile acı çekiyor.
* Sağlık konusunda kendi ülkesine hiçbir fayda sağlayamayan, özel sigorta şirketlerinin havadan kazandığı paralara rağmen muayenede bile problem çıkartarak hastaları mağdur ettiği, özel olmayan sigortasında zaten hiçbirşeye çözüm olmayıp insanlara kan ağlattığı ülkemde, özel hastaneler yabancı uyruklu müşterilerine turistik hizmetler vermeye başlıyor ve krize çalım atıyor (!).
* Bakın bunu sonradan görüp ekledim. Eğitim adı altında öğrencilere çeşitli derslerin ve birtakım öğretene has tekniklerin sunulduğu, birşey vermeden çokşey isteyen bir sınav sistemi üzerine kurulmuş düzene ait bir haber. Körler sağırlar birbirini ağırlar misali.
Pazartesi günü, yeterince sinir bozucu bi gün zaten.. Sabah sabah öyle şeyler okudum ki bunlar sadece 4 tanesi ve bu durumda insanda sendrom falan bile kalmıyor haliyle..
Yılbaşı öncesi ne güzel haberlerle başlıyoruz haftaya, 2009 daha iyi olacak diye umut etmenin yanından bile geçemeden...
3 comments:
Ben sana bi 2009 ayarlicam karıcım, parmaklarını yiyeceksin. :)
Aaa hadi bakalım!!! Ben Obama'dan bekliyodum ama sen de aile içi müthiş bir 2009 ayarlarsan şahane olur.. Ki zaten sen olunca otomatik olarak öyle oluyo.. Öyle olyoooo! :D
Eveet öyle olyoooo :D
Post a Comment