Kafam dağıldıkça dağıldı.
Sislerin, bulutların arasından yolumu bulmaya çalışıyorum.
Uçakla seyahat ettim çokça son günlerde.
Bulutların üzerine çıkıp gökyüzünün saf, berrak halini yakından gördüğüm anlar içime ferahlık verdi.
Kaybolduğum her an, her dakika, bu şekilde görebilmek isterdim yolumu.
Kafam böyle pürüzsüz bir mavi olsun isterdim.
Anlamını yitiren çokça şey var.
Bu çokça şey, günlük hayatımda çok fazla bulanmama neden oluyor.
Diyorlar ki zamanla düzelecek, eski haline döneceksin.
İstiyor muyum ki eski halime dönmek?
Halim var mı ki kabuklarımı tekrardan kuşanmaya?
Bu kabuklar değil mi sırtımdaki yükü giderek ağırlaştıran,
hayata, acıya, sevince dokunmayı zorlaştıran?
Birine iki kelime laf ederken binlerce kez düşünmem değil mi beni bu kadar yoran?
Üzülmek ne kadar da boş ve ne kadar da güçsüz birşeyleri değiştirmek için.
Mutlu olmak ne kadar kısa ve hafif.
Ben iyiyim. Yani çoğunuzun bildiği anlamda iyiyim. Coldplay dinleyebilecek kadar.
Beni hiç görmemiş olanlarınız merak ediyor. Mutluluk verici. Teşekkür ederim.
Yeni bir bilgisayar aldım. Tamamen bana ait olan, işle pisletmeyi çok fazla düşünmediğim...
Belki daha sık yazarım artık.
Selamlar...
3 comments:
benim güzel kardeşiiimmm...
Yaz Tubik yaz, merak ediyorum ben.
Bence de yaz:)biz de burdan takip ediyoruz:)
Post a Comment