Friday, May 4, 2007

Öyle anlar olur ki....

Sen yazma yazma bir anda günde 15 tane yazı yaz.. Bugün acaba daha kaç tane yazı ekliycem buraya merak ediyorum.. Ama bunu paylaşmalıyım..

Bugün gerçekten ekstra ekstra sıkıcı ve boş bir gündü.. Sıkıcılığı sadece can sıkıntısından da değil, moral seviyesi düşük bir sıkıntıydı... Ama bazı şeyler gerçekten küçük de olsa mucizevi oluyor... Ve insanın o anki durumunu bir anda değiştiriveriyor ve üzerine düşününce de küçük şeylerin büyük etkileri gerçekten şaşırtıyor...

O sıkıntının içinde giderken öncelikle bir önceki yazımda bahsettiğim Burcu ve Başak'ın sayfasını görüp mutlu oldum, ardından Burcu'nun geçenlerde aklından beni geçirmesine şaşırıp bu tesadüfe mutlu oldum...

Sonra gelişen bir takım üzücü hadiselerden sonra bugüne özel yalnız durmakta olduğum ofis duvarları üstüme üstüme gelmeye, gözyaşları yukarı yukarı çıkmaya, dakikalar da kaplumbağa misali geçmeye başladığı an has devre (ne kadar has bi devre olduğu da bu noktada daha bir devreye giriyor) Aykut aradı... Beni bir güzel eğlendirdi, güldürdü, doğum günü ve sinema günü hayalleri kurdurdu, mutlu etti ve kapattı. Bir anda enerjik oldum.. Abarttığımı düşünmeyin.. Hayatım boyunca ben bu şekilde, bu kadar ufak mevzuları görmeyi başararak enerji topladım.. Güneşe baktım mutlu oldum, sevdiğim bir şarkıyı duydum mutlu oldum, annem yanağımı sıktı mutlu oldum, babam kocaman elleriyle sırtıma sevme amacıyla vurdu diye mutlu oldum, abimle maç seyrettim diye mutlu oldum, yengemle alışverişe çıktım diye mutlu oldum, falan filan....

Ha belki ben yer yüzüne gelmiş ama henüz geçememiş en karamsar insanlardan da biriyim olayları irdelerken ama bu minik şeylerdir o an sıkıntımdan bişey kurtardıysa beni... Siz de bilin istedim.. Ve enerjimi sevgiyle dışarı gönderdim (!).....

No comments: