Sunday, January 24, 2010

Vurulduk ey halkım





Acıları, hataları hatırlanmayacak şekilde diplere itmek gibi kötü bir alışkanlığımız olsa da toplum olarak, unutmadığımız, acısını, haksızlığının verdiği öfkeyi derinlere itmediğimiz, hep taşıdığımız ender insanlardan biri...

17 sene önce bugün, yine soğuk bir günde, etrafına kordon çekilmiş bir arabanın kenarlarından saçılmış aydın parçalarını toplamaya çalışan polislerin görüntüsünü gördük her birimiz ekranlarda...

Adınlığımız karanlık oldu, Madımak'ta çıkartılan, aydınlığı söndüren yangın gibi...

Sevgiyle, saygıyla, yasla, acıyla, rahmetle anıyoruz...

1 comment:

Anonymous said...

Bizi öldürenler, bizi asanlar, bizi sokak ortasında vuranlar, ağabeyimiz, babamız yaşlarındaydılar. Ya bu düzenin kirli çarklarına ortak olmuşlardı, ya da susmuşlardı bütün olup bitenlere. Öfkelerini bir gün bile karşısındakilere bağırmamış insanların gözleri önünde öldürüldük. Hukuk adına, özgürlük adına, demokrasi adına. Batı uygarlığı adına, bizleri bir şafak vakti ipe çektiler.




bütün olup bitene susmakla çarkın dişi olmaktn vazgeçmezsek anışlarımızın sayısını artıracağız yalnızca.madımakta 37..bi şafak vakti birer birer nicesi.... unutma denileni unuttukça...