Monday, June 25, 2007

Öyle birşeyler işte

Sabah uyandım. Dün gece hiç uyuyamamıştım zaten. Sabahları genelde uyanmamla evden çıkmam arasındaki vakit 20 dakika falan oluyor. O da duş yapıp traş olduğum için. Duşa girdim, kafamı musluğa koyup uyuyakalmadan saliseler önce kendimi uyandırdım tekrardan. Sonda dün tanıştığım çocuklar geldi aklıma, reklamcılar. Sonra bugünlerde Tubik'imi uyandırmamın gerekmediği. Kafamı sabunlarken arabadaki çantada kaç dal sigara kaldığını düşündüm. Duştan çıkarken de az yemek yemem gerektiğini. Sürekli birşey düşünerek vakit ne kadar çabuk geçiyor dimi? Üstümü giyerken bugün eve döndüğümde direk uyumam gerektiğine karar vermiştim. Evden çıkarken de evde ice tea olmamasına kızgındım.

Kaptırmışız kendimizi, gidiyoruz. Kendimize odaklanıyoruz, önceliklerimizi şaşırıyoruz. Etrafımızdakiler unutuyoruz, rutin diyoruz, monotonlaşıyoruz. Yapacak çok şey var aslında, birrr sürü şey. Tubik her zaman öyle der ve çok mutlu olur. "Şu hayatta yapabileceğimiz ne kadar çok şey var! :)" Hadi yahu o zaman uyanalım, etrafınıza bakın, eskiden çok sevip şimdilerde unuttuklarınızı arayın, sorun, öpün. Eskiden yapıp da şimdi hiç yapmadığınız şeyleri deneyin tekrardan. Hayat vallahi akıp gidiyor. Siz de içerisinde kaybolmayın.

Bir de şuna benzer birşey yapın!



Seni seviyorum Tubikiiiiiimmmm!!! :)


Eee... Tabi aynısını yapmayın. :)

1 comment:

Anonymous said...

Okul günleri ne güzeldi beee. Bu kadar çok şey düşünmeye gerek yoktu. Şimdi herşey üstüste biniyor neyi ne zaman düşüneceğini şaşırıyor insan.

Aslında bi toplanmak lazım. 2.5 Litre kola ve bir vantilatör eşliğinde söyle güzel ve yeni bir şarkı yapmak lazım. en asından bi süre düşünceler başka tarafa kanalize olur ve rahatlar

Diyorum....

Ender